Ortaçağ Şövalyelerinin En Ateşli 10 Tarikatı

featured
Share

Share This Post

or copy the link

Ortaçağ Şövalyelerinin En Ateşli 10 Tarikatı

 

Cesaretleri, kahramanlıkları ve dindarlıklarıyla ilgili hikayeler uzun zamandır hayal gücümüzü ele geçirmiş durumda. Ortaçağ dünyasının şövalyeleri her zaman, gizemlerle örtülü, asalet arayışı içinde ve maceranın peşinde koşan romantik fikirleri çağrıştırmaktadır. Bu tarikatların bazılarına popüler kültüründe etkisiyle aşina da olsak dikkatlerden kaçan ama aslında bir o kadar etkileyici birçok örgütlenme vardır. İşte ortaçağ dünyasının şimdiye kadar bilinen en güçlü Şövalye Tarikatları sizlerle.

10- Santiago Nişanı (Santiago Şövalyeleri)

Santiago Tarikatı 1160 civarında İspanya’da kurulmuştur ve Hıristiyan inancına çok koyu bir şekilde bağlıdır. Tarikatın birinci amacı İspanya’daki Müslümanlar ile savaşmak ve Compostella’daki St. James Tapınağı’na seyahat eden hacıları korumaktı. Bu Hıristiyan askeri-dini düzenin kuralları, Augustinus rahiplerine ve Tapınakçılara dayanıyordu. Ancak, diğer tüm ortaçağ düzenlerinin aksine, manastır yaşam tarzını benimsemediler. Öyle ki Santiago Şövalyeleri evlenebilir ve hatta kişisel servete bile sahip olabilirlerdi.

Resmi kayıtlarda Caceres şehrinde kurulduğu bilinen tarikat, İber Yarımadası’nın yeniden Hıristiyanlaşması için bir dizi savaşın yapıldığı Reconquista içinde müthiş bir güç haline geldi ve çok hızlı genişledi. Her zaman sayıca az olmalarına rağmen Avrupa çapında ünleri ve toprakları arttı. O zamanın pop yıldızları olduklarını söylesek hiç yanlış olmayacaktırç

9- Aziz Stephen Nişanı (Toskana Aziz Stephen Şövalyeleri)

Bu şövalye tarikatı 1561 yılında kurulmuştur. Tarikatın resmi adı Sacro Militare Ordine di Santo Stefano Papa e Martire yani Papa Aziz Stephen ve Kutsal Şehit Askeri Düzeni’dir. Aziz Stephen, yüksek Yahudi Mahkemesi Sanhedrin tarafından dine küfretmekle suçlanmış ve yargılanmıştır. Bu yargılamanın sonunda taşlanarak öldürülen ilk Hıristiyan şehidi olmuştur. Stephen ise muhtemelen Hristiyanlığı sonradan kabul etmiş bir Yunan Yahudisiydi.

Aziz Stephen Şövalyeleri, ilk Toskana Büyük Dükü Cosima de Medici tarafından yaratıldı ve Benedictine Order’ın kurallarını benimsediler. Cosimo de Medici, tarikatın ilk büyük ustasıydı ve sonrasında gelenler Toskana’nın diğer büyük dükleri olacaktı.

Şövalyelerin başlıca amacı, denizde Osmanlılar ve Akdeniz’in korsanları ile savaşmaktı. Osmanlı İmparatorluğu’nun deniz hakimiyetine büyük bir darbe vuran ve bir dönüm noktası olan 1571 yılındaki İnebahtı Deniz Savaşı’nda zaferin kazanılmasında bu tarikatın çok önemli bir rolü olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun o zamanlar ki gücü göz önüne alındığında böyle bir zaferin kazanılmasına yardımcı olmak için oldukça sert bir şövalye düzenin gerekli olduğunu söylememize gerek bile yoktur.

8- Altopascio Aziz James Nisaşı (Aziz James Şövalyeleri)

Bu İtalyan savaşçı kardeşliği, resmi amblemi olarak Tau sembolünün kullanılması nedeniyle Tau Nişanı olarak da bilinmektedir. Tarikatın resmi adı ise Ordine di San Giacomo d’Altopasci dur. Kökenleri, yaklaşık 952 yıllarında, İtalya’nın Altopascio kentindeki Augustinus yolundan giden rahipler tarafından kurulan bir hastanenin temelinde yatar. Genel din adamlarından ayrı olarak, bu tarikatın büyük çoğunluğunu rahipler olarak isimlendirilen bir doktor grubu oluşturuyordu. Cenova ve Lucca şehirleri arasındaki tehlikeli yollar boyunca hacılara manevi, tıbbi ve askeri yardım sağlamışlardır.

Tau Nişanı 1050 yılında tamamen askeri bir özelliğe bürünse de 1239 yılında ancak bu tanımlamasını kazanabildi. Bu nişan üyeleri birçok hastane inşa ettiler zamanının çok önünde hareket etmeyi başardılar. Uygulanan vergi muafiyeti ve mülkiyetlerine karışmama hakları ile de çok güvenilir bir teşkilat oldular.

7- Livonyalı Kılıç Kardeşleri

Kulağa destansı ve hoş gelen isimlerinin yanı sıra, manastır savaşçılarından oluşan bir Hıristiyan tarikatıdır. Doğu Avrupa’nın en önemli şövalye tarikatlarından biridir. Kılıç Kardeşleri, 1202 yılında Livonya’nın Riga kolonisinde kurulmuştur. Avrupa’nın doğuya doğru Hıristiyanlaşmasını desteklemek için kurulan bölge günümüzde Letonya ve Estonya civarına denk gelmektedir. Kardeşlik, Hıristiyan Kilisesi’nin fethettiği yerleri korumak ve Livonya’da kalıcı bir askeri güç olması amacıyla Papa’nın izniyle kurulmuştur. Ayrıca, yerli pagan inancına sahip insanları da zorla Hıristiyanlaştırmak görevlerinden biriydi ve acımadan yapmışlardır.

Livonya Kılıç Kardeşliğine katılmak için soylu bir soydan gelmeniz, itaat, yoksulluk ve bekarlık yemini etmeniz gerekiyordu. Askerler, din adamları ve zanaatkârlardan oluşan Kardeşliğe üye olmak için şövalye olmanıza gerek yoktu. Gözden düşmeleri Curonians, Semigallians ve Samogitians olarak bilinen gruplara ait toprakları fethetmeye çalıştıklarında gelmiştir.

Savaşta ciddi kayıplar vererek yenilgiye uğrayan Şövalyeler, papadan ve Kutsal Roma İmparatoru’ndan azar işittiler. Acımasız taktikleri ile anılan bu tarikat, Teutonic Şövalyeler’in bir kolu olmaya zorlandılar.

6- Calatrava Nişanı

Calatrava Şövalyeleri, 1158’de İber Yarımadası’ndaki Reconquista’nın bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Bölge, Haçlı Seferleri Kutsal Topraklara ulaşmadan önce çok önce Hıristiyanlar ile Müslümanlar arasındaki bir savaş alanıydı.

Yeni bir askeri ve dini kardeşlik oluşturan Papa, 1164 yılında Calatrava’yı resmen tanıdı. Tarikat Endülüs’ün yeniden fethinde önemli bir rol oynadı ve 15. yüzyıla gelindiğinde 200 bin üyesi vardı.

  1. yüzyılda dağılmasına kadar geçen sürede satıları azalmış olsa da Calatrava Şövalyeleri ortaçağ Avrupa’sındaki en ateşli tarikatlardan biriydi. Bu kimsenin uğraşmak istemeyeceği büyük bir keşiş grubuydu.

5- Canterbury’li Aziz Thomas Hospitalleri

Adını şehit Canterbury Başpiskoposu Thobas Becket’ten alan St. Thomas Hospitallers, Üçüncü Haçlı Seferi Sırasında kurulmuştur. 1191’de Akka şehrinin kuşatması sırasında, I. Richard’ın İngiliz kuvvetleri arasında bir Hıristiyan papaz vardı. O kadar çok Hıristiyan cesedi görünce öyle bir üzüntü ve merhamet hissetti ki, yaralılara yardım etmesi ve ölüleri gömmesi için küçük bir grup topladı. Kısa süre sonra Kutsal Topraklarda savaşta ölen Hıristiyan şövalyeleri gömmek amacıyla bir İngiliz tarikatı kurdu. Ayrıca Sarazenler tarafından yakalanan fidyeli esirleri eve getirmek için para toplamaya çalıştı.

Tarikatın İngiliz keşişleri sonunda hizmete girdi ve ölüm veya hastalıktan düşen şövalyelerin yerini aldı. Bununla Kutsal Topraklarda savaşan çok sayıda başka tarikatın şövalyelerinin yanında savaşan askeri keşişler oldular. Cesaretleri ve kahramanlıkları için Hospitaller, Kral I. Richard tarafından şövalyelik nişanı ile ödüllendirildiler. Böyle bir unvan ortaçağ dünyasında nihai bir statü sembolüydü.

4- Töton (Teutonic) Şövalyeleri

St. Thomas Hospitalleri gibi, Töton Tarikatı da 1191’de Akka’nın ele geçirilmesi sırasında kurulmuştur. Kuşatma sırasında bir grup Alman tüccar, hastalara bakmak için bir kardeşlik kurdu. Ve bunu yapmak için kasabadaki bir hastaneyi devraldılar. 1197’de çok sayıda Alman haçlısının daha sonra geri çekilmesi, Alman prens ve piskoposlarının alternatif arayışlarına neden oldu. Böylece, 1198’de kardeşliği askeri ve dini bir şövalye düzeni yapmak için militarize ettiler.

Töton Tarikatı inanılmaz derecede popüler oldu ve Kutsal Topraklardaki en güçlü şövalye tarikatlarından biri oldu. Diğer şövalye tarikatlarının bölgede eşit derecede etkileyici gücü olmasaydı, şüphesiz daha fazla toprak ve nüfuz kazanabilirlerdi.

Haçlı Seferleri sona erdiğinde ise Töton Şövalyeleri Doğu Avrupa’daki paganları Hıristiyanlaştırma hareketine dahil oldu. Büyük bir siyasi güç ve toprak mülkiyeti elde edere, hızla o bölgedeki en önemli ve baskın şövalye düzeni haline geldiler. Hatta Livonya Kardeşliğini bile kendilerine dahil etmişlerdir.

3- Aziz John Hospitalleri

St. John Hospitalleri’nin oluşumu, 1070 civarında Kudüs’te bir hastanenin kurulmasıyla bağlantılıdır. Bir grup keşiş tarafından hacılar için dinlenme yeri olarak kurulan bu hastanede ırkı ya da dini ne olursa olsun seyahatleri sırasında hastalanan herkese bakılırdı. Çalışanlar 1113’te Kilise tarafından resmi olarak yeni bir tarikatın üyesi olarak tanındılar. Hospital olarak bilinen bu tarikat üyeleri sonunda Haçlılar Kudüs’ü ele geçirdikten sonra askeri bir rol üstlendiler.

Filistin’in 1291’de Müslüman güçler tarafından yeniden ele geçirilmesinin ardından kısa bir süre Kıbrıs’a, ardından Rodos’a ve son olarak da Malta’ya taşındılar. 1798 yılına kadar Malta’da kaldılar ve oradayken başkent Valetta’yı inşa ettiler. Bu küçük ada tarikatın gemilerinin Akdeniz’de devriye gezmesi nedeniyle uzun süre güvende kaldı.

2- Aziz Lazarus Nişanı

Hospitaller’den kısa bir süre sonra kurulan St. Lazarus Nişanı’nın kökeni 1099’daki Birinci Haçlı Seferi’ne dayanır. Başlangıçta, Kudüs’te şehir surları içerisindeki yerleşik tarikat, cüzzamlılara yardım eden bir gruptu. 13. yüzyıla gelindiğinde ise tarikat askeri bir rol üstlenmeye başladı ve şövalyeleri Kutsal Topraklardaki en önemli mücadelelere katıldı. Tarikatın etki alanı kısa sürede genişledi ve sonunda Kudüs’te bir kilise, bir manastır ve bir değirmen inşa etti. Ayrıca Avrupa’da hastaneler, şapeller ve çeşitli kuruluşlar inşa ederek güçlerini yaymaya başladılar.

Şövalyelerin çoğu cüzzamlıydı ve hastalığa yakalanan Hospitaller genellikle Aziz Lazarus Tarikatı’na geçmek zorunda kaldılar. Bu hastalıktan mustarip sıradan vatandaşlar bile şövalyelerin yanında savaşmak için toplandı. Tek başına bu bilgi bile tarikatın ne kadar güçlü olduğunu anlamanızı sağlayacaktır.

1- Tapınak Şövalyeler

Efsanevi Tapınak Şövalyeleri’ne bir selam vermeden ortaçağ şövalyelerinin hiçbir listesi tamamlanmış sayılmaz. Bu zengin, güçlü ve gizemli tarikatın en büyük ünü belki de hakkında yayılan hikayelerden kaynaklanmaktadır. Savaşçı keşiş gruplarına öncülük eden Tapınak Şövalyeleri 1118 civarında Kutsal Topraklarda kurulmuştur. Haçlı Seferleri’nde Kudüs’ü ele geçiren Hıristiyanlar bu bölgeleri ziyaret etmeye başladılar. Fakat bir sorun vardı ve bu hacılar sık sık soyuluyor hatta öldürülüyorlardı. İşte bu hacılara eşlik etmek ve korumak için bir Fransız Şövalyesi ve sekiz arkadaşı bir askeri düzen kurdu. Kudüs’ün kutsal Tapınak Dağı’na yerleşerek adını benimsediler. Kendilerine ayrıca Mesih’in Zavallı Askerleri ve Süleyman Tapınağı ismini verdiler.

Tapınak Şövalyeleri çok hızlı büyüdü ve önemli görevlere atandılar. Maceraları, askeri yetenekleri ve inançları adına yaptıkları işlerle ilgili hikayeler ortaçağ dünyasını büyüledi. Hatta çok başarılı bir banka ağı kurdular ve bu da onlara finansal ün kazandırdı. Ancak çok disiplinli ve katı bir yaşamın kurallarına uymak zorundaydılar. İçki içmeleri, kumar oynamaları ve küfretmeleri yasaktı. Tüm bunlar çerçevesinde Tapınak Şövalyeleri’nin tarihin en kötü şöhretli baş belalarından bazılarıdır!

 

0
mutlu
Happy
0
_zg_n
Sad
0
sinirli
Annoyed
0
_a_rm_
Surprised
0
vir_sl_
Infected
Ortaçağ Şövalyelerinin En Ateşli 10 Tarikatı
Login

To enjoy E-Okur privileges, log in or create an account now, and it's completely free!