Giresun’da Gezilip Görülmesi Gereken Yerler Nereler?
Giresun ili Karadeniz Bölgesi’nde kalan ve gerek doğa güzellikleri gerekse tarihi eserleri ile gezmeye değer illerimizden biridir. Şehir hırçın dalgaları ile nam salmış olan Karadeniz kıyıları ile güney bölgesinde yer alan Kuzey Anadolu dağlarının arasında kalmaktadır. Gerek şahsi araba ve otobüslerle olduğu gibi gerek Ordu ili üzerinden havayolu ile aktarmalı olarak gidilebilir. Giresin doğal ve tarihi güzellikleri ile yerli ve yabancı turistleri gerek araştırma gerekse gezmek için kendisine çekmektedir. Gelelim Giresun’da gezilebilecek yerlere.
Şehir Yunanlılardan Hititlere kadar çok eski uygarlıklara yerleşim yeri olduğundan bünyesinde birçok tarihi mekân ve anıt barındırmaktadır.
Giresun’da gezilecek yerler
Hacı Miktad Cami: ilk kez 1661 yılında Hacı Miktad Ağa tarafından inşa ettirilmiş olan Hacı Miktad Cami Giresun merkezinde ki Hacı Miktat Mahallesi’nde bulunmaktadır.
Hacı Hüseyin Cami: 1594 yılında Çobanoğlu Hacı Hüseyin tarafından yaptırılan cami ise yine Giresun merkez de bulunmaktadır.
Kale Cami: Dizdarzade Emetullah Hanım tarafından 1861 yılında yaptırılmış olan ami 1911 yılında Sarı Sarı Mahmutzade tarafından restore edilerek tekrar hizmete açılmıştır.
Çekek Cami: Sarı Alemdarzade tarafından 1884 yılında inşa ettirilmiştir.
Soğuksu Cami: Müslim adında biri tarafından yaptırılan ancak ne zaman yaptırıldığı tam bilinmeyen yalnız kayıtlar doğrultusunda Giresun valisi Mahmut Rüştü Bey tarafından 1896 yılında genişletilen Soğuksu Cami merkezde bulunan diğer camilerdendir.
Şeyh Keramettin Cami: Cami Şeyh Keramettin tarafından yaptırılmıştır ancak yaptırıldığı zaman belli değildir. 1900 yıllarda Sarı Alemdarzade tarafından tekrar inşa ettirilen Şey Keramettin cami merkezde bulunan tarihi camilerdendir.
Fatih Cami: 17. yüzyıl sularında Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon seferi sırasında Giresun’un Şebinkarahisar ilçesinde kendisi tarafından yaptırmış olduğu camidir. Cami bazı sebeplerden ötürü iki yangın görmüş sonrasında tekrar restore ve inşa edilerek hizmete sunulmuştur.
Kurşunlu Cami: yine Şebinkarahisar ilçesinin Taş Mahallesi’nde bulunan cami 1587 yılında inşa edilmiştir. Ama camiyi yaptıran hayır sahibinin kim olduğu bilinmemektedir.
Taş Mescit: bu meclis Şebinkarahisar kalesinin bir kenarında bulunmaktadır. Mescit Eratnaoğulları Beyliği’nden Melik Ahmet tarafından 1352 yılında inşa ettirilmiştir.
Fahreddin Berhamşah Cami: yine Şebinkarahisar ilçesinin Avutmuş Mahallesi’nde bulunan ve Mengücekoğlu Sehramşah adına oğlu Mehmet efendi tarafından 12. yüzyılda inşa edilmiştir.
Seyyid Vakkas Türbesi: 2. Mehmet döneminde Giresun’a yerleşmiş olan uç beyliklerden birinin başında olan beylerden olduğu tahmin edilen Seyyid Vakkas adına inşa edilmiş olan türbedir. Kendisi 15. yüzyılda vefat etmiş sonrasında 19. yüzyılda Osmanlı tarafından kabrinin etrafına türbe inşa edilmiştir.
Tirebolu Kalesi: Tirebolu Kalesi deniz kenarına inşa edilmiş olan haliyle muazzam bir manzaraya sahip bir kale. Adı üç şehir adına geliyor kalenin. Milattan önce 13. yüzyılda Miletoslular tarafından inşa edilmiş bir kent aslında kale. Tabi zamanla tahribata uğramış. Ama halen gezilebilecek tarihi yerlerden.
Giresun Kalesi: kale Giresun’un kuzeyinde bulunan yarım adanın yüksek tepesine inşa edilmiştir. Ne zaman inşa edildiği tam olarak bilinmemesine rağmen kökeninin Roma dönemine kadar uzadığı araştırmalar sonucunda elde edilen bilgiler arasındadır. Kale ayrıca Trabzon Rum İmparatorluğunun Osmanlı karşısından 1300lü yıllara kadar elinde kalan son kale olma özelliği taşımakta. Halen içinde etkinlikler düzenlenen güzel yerlerden biri.
Bedrama Kalesi: Giresin-Gümüşhane karayolu üzerinde olan ve Tirebolu ilçesinde bulunan tahtadan inşa edilmiş bir kaledir. Kalenin tarihçesi eski olmasına rağmen oldukça tahrip edildiğinde hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır. İçinde halen eski dönemlere ait malzemeler bulunmaktadır.
Tabi bunun yanında Karadeniz’in incilerinden olan Giresun’un doğal güzellikleri de yerli ve yabancı turistleri beklemektedir.
Kulakkaya Yaylası; Giresun merkeze yaklaşık kırk beş kilometre uzaklıktadır. Ve ziyaretçiler tarafından en çok tercih edilen doğal güzellikler arasındadır.
Paşa Konağı Yaylası: Giresun’un Bulancık ilçesinde bulunan diğer bir yayladır. Yayla içerisinde birçok enfes manzara barındırmaktadır. İçerisinde konaklama yapılabilecek tesisleri bulunduğu gibi dileyen çadırlarıyla da yaylada konaklama imkanına sahiptirler. Yalnız yaylaya gelirken fotoğraf makinelerinizi getirmeyi kesinlikle unutmamalısınız.
Göyanı Yaylası: Yayla Giresun’un Yağlıdere ilçesine yaklaşık olarak elli bir kilometre uzaklıkta olan bir yayladır. Hemen içinde de küçük bir göl bulunmaktadır. Yayla doğallığının eşsizliği ve el değmemiş olmasından dolayı belediye tarafından tabiatı koruma alanı olarak ilan edilmiştir. Bu sebeple yapılaşma yasaklanmıştır. İyi ki de yasaklanış zira oraya varıp ciğerlerinize temiz havasını soluyup gözlerinizi manzarası ile şenlendirdikten sonra sizde aynı düşüncede olacaksınız.
Sis Dağı Yaylası: yayla Giresun-Trabzon il sınırında bulunan enfes manzara ve temiz havaya sahip, Giresun’a gelen yerli ve yabancı turistlerin en fazla uğrak yerlerinden biri olan bir yayladır. Ayrıca her sene çevre köy ve obalardan gelen insanlar tarafından şenlikler düzenlendiği için şenlikleri görmek ve izlemek amaçlı gidilebilecek yaylalardan biridir.
Kümbet Yaylası: Giresun merkeze altmış kilometre uzaklıkta olan ama Giresun’un en gözde yaylarından olan bir yerdir. Ayrıca yaylaya giderken yol üzerinde bulunan diğer doğal güzellikleri de görmeye imkân sağlamaktadır.
Bektaş Yaylası: yine Giresun’un en gözde yaylarından biri bu yayla. Özellikle doğa sevdalıları ve meraklıları için en fazla uğrak alanların başından geliyor. Zira içinde doğa yürüyüşü ve dağ yürüyüşü yapmak isteyecekler için parkurlar var. Ve sık ziyaret edilen alanlardan olduğu için alanın içine iki yıldızlı bir otele inşa edilmiştir.
Gogora Kilisesi: kilise on sekizinci yüzyılda inşa edilmiş. 1900lü yıllara kadar aktif olarak kullanılmış. Sonrasında ise bazı sebeplerden ötürü boşaltılmış. Bir dönem cezaevi işlevini gören kilise sonraları müzeye çevrilmiştir. Şimdi halen müze olarak kullanılmakta, içinde birçok dönem ve kültüre ait eser bulunmakta ve Giresun Müzesi adını taşımaktadır.
